Afet Gerçeğimiz ve Yapısal Farkındalığın Önemi
- 115 Görüntüleme
- 2 Ekim 2025
- Afet ve Acil Durum Afet Yönetimi Deprem Hazırlığı Evren Güvenli Yaşam
Türkiye coğrafyasının jeolojik ve tektonik gerçeklerinden kaynaklanan depremler ve bunların tetiklediği ikincil afetler (sel, heyelan, sıvılaşma vb.), günümüzde her an hayatımıza ani bir müdahale olarak girebilecek en önemli olgulardan biridir. Uzun yıllardır bu konunun bilimini yapan bir jeoloji mühendisi, aynı zamanda Doğal Afetler, ÇED ve Genel Jeoloji alanlarında uzmanlık görevi yürüten ve AFAD bünyesinde Afet Bilinci Eğitmeni ve Ankara AFAD Destek Gönüllüsü Öncü-1 Ekip Lideri olarak sahada onlarca afet olayında bulunmuş biri olarak, gözlemlediğim acı tablo maalesef tutarlılık göstermektedir.
Bu tablonun temel bileşenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
-
Zemin Koşullarının İhmal Edilmesi: Özellikle alüvyal ve dolgu zeminlerde, deprem anında oluşan artılmış boşluk suyu basıncı neticesinde zemin sıvılaşması riski yüksek bölgelerde yapılaşma devam etmektedir. Ayrıca, zemin emniyet gerilmesi düşük, oturma problemli “kötü zeminler” üzerine inşa edilen yapılar, taşıma gücü kaybına uğramakta ve yıkıcı hasarlar gözlemlenmektedir.
-
Yer Seçimi Hataları: Yerleşim için özellikle aktif dere yatakları ve taşkın ovaları gibi doğal drenaj kanallarının tercih edilmesi, deprem sonrası oluşabilecek seller ve heyelanlar için ek bir risk oluşturmaktadır.
-
Yapı Malzemesi ve Tasarım Kusurları: Özellikle denizel iklimin hakim olduğu bölgelerde, beton içindeki paspayı yetersizliği, klorür ve sülfat etkisi, karbonatlaşma gibi nedenlerle beton dayanımı düşmekte, donatıda korozyon (paslanma) meydana gelmekte ve sonuç olarak kolon-kiriş sistemleri taşıma kapasitelerini kaybetmektedir. Bu, yapısal çürüklüğün en önemli nedenlerindendir.
-
Yapı İçi Tehlikeler ve Yanlış Davranış Modelleri: Afet anında saniyeler içinde hayatî kararlar vermemiz gerekmektedir. Ancak, yaşam alanlarımızda eşyaların sabitlenmemesi (demonte edilmemesi), ağır ve devrilebilir mobilyaların yanlış yerleştirilmesi ve “çök-kapan-tutun” gibi doğru davranış modellerinin toplumda yaygın bir alışkanlık haline gelmemiş olması, can kayıplarını artıran önemli faktörlerdir.
Bu noktada her bir vatandaşa düşen en kritik soru şudur: “Oturduğumuz binanın Zemin Etüd Raporu’nu ve bu raporda tanımlanan zemin sınıfına göre yapılmış statik projesini inceledik mi, biliyor muyuz?”
Yıllardır bu sorunun cevabının ve afet bilincinin toplumun her katmanına yayılması gerektiği inancıyla, binlerce kişiye eğitim verdim ve vermeye devam ediyorum. “Bir kişiye daha ulaşabilir miyim, bu bilgiyi daha etkili nasıl aktarabilirim?” düşüncesiyle çabam sürüyor.
Bu bağlamda, bir uzman ve eğitmen olarak çağrım şudur: Bulunduğunuz yerleşkelerde, belediyelerde, halk eğitim merkezlerinde veya sivil toplum kuruluşlarında düzenlenen Afet Farkındalık Eğitimleri, seminerler ve sunumlara katılınız. Eğer bir kurum, okul veya iş yeriyseniz, doğrudan AFAD’a başvurarak bu eğitimi talep ediniz. Bu eğitimin insan hayatı için ne denli hayati olduğunu, maalesef 6 Şubat 2023 depremlerinde bir kez daha ve çok acı bir şekilde tecrübe ettik.
Sonuç olarak, jeolojik gerçekler ışığında, Türkiye bir deprem ülkesidir. Bu, coğrafi bir kader değil, yönetilmesi gereken bir risk ve bilimle, mühendislikle, toplumsal farkındalıkla üstesinden gelinebilecek bir olgudur. Toplumsal dirençliliği artırmanın ilk ve en temel adımı, Afet Bilinci Eğitimi’ni yaygınlaştırmak ve zorunlu kılmaktır.
Jeoloji Mühendisi & AFAD Destek Gönüllüsü ve Ekip Lideri Uzmanı
Banu Aylin YAYLACI

- 2 Ekim 2025
Afet Gerçeğimiz ve Yapısal Farkındalığın Önemi


- 17 Nisan 2025
Zigguratlar: Antik Dünyanın Yapay Dağları

- 8 Aralık 2024
II. Dünya Savaşı’nda Willys MB Jeep’in Tarihi

- 19 Kasım 2022
İnsanoğlu’nun En Etkili Silahlarından Biri: “Dişilik”
- 1 Mart 2022